Gençler rötuşlanmış selfie fotoğraflarıyla estetik yaptırmaya geliyor!
Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Oygar Aytekin, sosyal medyada çekici ve güzel görünme arzusunun insanları estetik yaptırmaya yönlendirdiğini söyledi.
Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Oygar Aytekin, sosyal medya araçlarında çekici ve güzel görünme arzusunun insanları estetik yaptırmaya yönlendirdiğini söyledi ve ekledi: “2017 yılında yapılan bir anket çalışmasına katılanların yarısı ‘selfie fotoğraflarında daha iyi görünmek amacıyla’ estetik cerrahiye başvurduklarını belirtmiş. Muhtemelen bu oran günümüzde artmıştır. Estetik cerrahi için muayeneye gelen hastaların büyük bir çoğunluğu, özellikle 20 – 25 yaş arası olan grup, yanında rötuşlanmış selfie fotoğraflarını getirerek danışıyor.”
Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Oygar
Aytekin, 2020 yılına damga vuracak estetik trendleri üzerine
konuştu. Oygar Aytekin geçtiğimiz yıllarda en çok yaptırılan
estetik uygulamalar arasında öne çıkanların meme ve burun estetiği
olduğunu, bu senede yine en çok tercih edilenler arasında bu
uygulamaların başı çekeceğini ifade etti.
''Kalitesiz kumaştan iyi kıyafet dikemezsiniz''
Göz kapağı ve kepçe kulak estetiğinde bir yükseliş olacağına
dikkat çeken Aytekin, “Tüm uygulamalarda gelişen normalleşme ve
yadırgamama akımının yansıması olarak karşımıza çıkabileceği gibi,
vajina ile vulvanın güzelleştirilmesi ve penis kalınlaştırma gibi
genital estetikler de ivmeyi arttırabilir.” dedi. Gençlerin özel
hayatlarında sadece burun veya yanağın önemli olmadığını, meme gibi
diğer cinsel bölgelerin de çok önemli olduğunu farkına
vardıklarının altını çizdi. 2020’de yüz estetiğinde özellikle
hyaluronik asit satürasyonunun ve PRP rejenerasyon
uygulamalarının cilt kalitesindeki öneminin anlaşılacağını belirten
Aytekin, “Kalitesiz kumaştan iyi kıyafet dikemezsiniz! Germe
ameliyatları cilt kalitesini arttırmaz. Bu amaçla HA ve PRP
uygulamaları kaçınılmazdır. Bununla beraber yüz germeyi düşünmenin
yarattığı korkuların gittikçe azaldığını görüyoruz. Çeşitli
dolgular ve botoksu tercih etmekten de asla vazgeçemeyeceğiz gibi
görünüyor.” açıklamasında bulundu.
''Estetik günümüzde çok popüler''
Eskiden güzel görünmek için ‘estetik olmak’ bu kadar popüler
değildi Güzel ve çekici görünmenin her zaman önemli olduğunu
vurgulayan Op. Dr. Oygar Aytekin sözlerine şöyle devam etti: “Güzel
görünmek için ‘estetik olmak’ eskiden bu kadar popüler değildi. Bu
sadece ülkemizde değil tüm dünyada böyledir. Eskiden bazı
kusurlarımızı vesikalığımızı gördükçe veya çekilmiş
fotoğraflarımızı çıkarıp baktıkça önemserdik. Şimdi elimizdeki
telefonla sürekli fotoğraf çekiyor
ve bunlara bakıyoruz. Sosyal medyada nasıl göründüğümüz, nasıl
yorum aldığımız çok önemli. Bu sebeple estetik, günümüzde çok
popüler.”
Güzel, çekici ve etkileyici görünmenin tarih boyunca önemli
olduğunu belirten Aytekin, “İnsanların hangi özellikleri çekici
bulduğu ve bu insanlara karşı tepkileri incelendiğinde çeşitli
ölçütler saptanmış ve sosyolojik sonuçları değerlendirilmiştir. Bu
çalışmaların ışığında diyebiliyoruz ki çekici insanlar gerek iş,
gerek özel hayatlarında daha zeki ve güvenilir olarak algılanıyor,
ortalama olarak daha yüksek maaşlar alıyor ve daha az işsiz
kalıyorlar. Nitekim iyi ve güzel görünmek, karşımızda daha olumlu
çağrışımlar oluşmasına sebep oluyor. Günümüzün sosyoekonomik durumu
göz önüne alınıp gündelik hayatın yoğunluğu da eklendiğinde,
insanlara avantaj sağlayacak her ayrıntıya değer verilir
olması normallik kazanıyor.” dedi.
Sosyal medya baskısı insanları estetiğe yönlendiriyor
Sosyal medya araçları ile oluşturulan ortamın insanları estetik yaptırmaya yönlendirdiğini söyleyen Oygar Aytekin sözlerini şöyle sürdürdü: “Selfie çılgınlığı yüzdeki ve vücuttaki kusurların herkes tarafından fark edilmesine yol açıyor. Bu kusurlar, en azından yorumlarda sorun yaşamamak için, çeşitli telefon uygulamaları rötuş aplikasyonları ile yok ediliyor; dudaklar ve yanaklar dolgunlaşıyor, kulaklar yatıyor, burun incelip kalkıyor, hatta kaşlar uzayıp ve memeler dikleşiyor. Bunun neticesinde ise var olmayan bir mükemmellik sergilenmiş olunuyor.
Zaten bu noktadan itibaren popülarite ve tehlike yan yana
yürümeye başlıyor.” Var olmayan bir mükemmellik arayışının hüsranla
biteceğini belirten Op. Dr. Oygar Aytekin, “gerçek hayatta, sosyal
medyada ve selfielerinde göründüğü gibi olmayan, güncel tabiriyle
‘fake’ olan kişilerle diğerleri arasında mücadele olması
kaçınılmazdır ve bunun sonucunda selfie savaşları çıkacak gibi
görünüyor. 2017 yılında yapılan bir anket çalışmasına katılanların
yarısı ‘selfie fotoğraflarında daha iyi görünmek amacıyla’ estetik
cerrahiye başvurduklarını belirtmiş. Muhtemelen bu oran günümüzde
artmıştır. Estetik cerrahi için muayeneye gelen hastaların büyük
bir çoğunluğu, özellikle 20 – 25 yaş
arası olan grup, yanında rötuşlanmış selfie fotoğraflarını
getirerek danışıyor.” dedi. Sosyal medya takip yaşı düştükçe bu
çılgınlığın zamanla daha da artacağını belirten Aytekin, “Dünya
Sağlık Örgütü’nün sağlık tanımında da belirtildiği gibi, ‘sağlıklı
olmak demek sadece fiziken sağlıklı olmakla kalmayıp, ruhen huzurlu
ve mutlu olmayı gerektiriyor’. Fakat henüz kendi kişilik
özelliklerini tam olarak
kavrayamamış, psikolojik olarak gelişimini tamamlamamış yaş
gruplarında estetik ameliyat yapmak her zaman doğru değildir”
açıklamasında bulundu.
Aileler gençlere estetik konusunda destek vermeli
Oygar Aytekin sözlerini şöyle tamamladı: “Örneğin kepçe kulaklı
bir çocuğun okul çağından önce ameliyat edilmesi, psikolojik
gelişimi açısından ne kadar doğru ise, 17-19 yaşlarından önce burun
estetiği ameliyatı olması vücut gelişimi açısından o derece yanlış
görülmektedir. Ancak gençler, ergenler bir şeyi istedikleri zaman
sınır tanımayabiliyorlar. Her ne kadar ‘ayran iştahlı’ diye
düşünsek de bazen böyle bir konuda aşırı ısrarcı ve hatta kararlı
olabiliyorlar. Aileler bu konuda anlayış
göstermeli ve evlatlarına, onları anladıklarını çok iyi bir şekilde
ifade etmeliler. adımları atmaları, evlatlarıyla beraber plastik,
rekonstrüktif ve estetik cerrahi uzmanına gelmeleri bu konuda çok
güzel bir yaklaşım olacaktır. Ancak cerrah ile görüşme sırasında
kendilerine hakim olmalı ve mümkünse görüşme sırasında dışarıda
beklemelidirler. Zaten ciddi bir cerrah gerektiği gibi yönlendirme
yapacak, vücut gelişiminin beklenmesi gerektiği konusunda
evladınızı bilgilendirecektir. Aynı durum meme büyütme ameliyatı
için de geçerlidir. Meme küçüklüğü kimi zaman genç kızlarımızın
psikolojisini çok olumsuz etkileyebilmekteyse de 17 yaşın
beklenmesi gerekecektir.”