'Titanic' artık dizi oldu!
İngiliz televizyonlarının fenomen dizisi 'Downton Abbey'in senaristi Julian Fellowes imzalı 'Titanic' dizisi, diğerlerinden daha gerilimli ve karanlık. Ancak sonunun nasıl biteceği merak konusu değil.
White Star Line şirketinin Olympic sınıfı yolcu gemisi RMS Titanic 15 Nisan 1912 gecesi daha ilk seferinde bir buz dağına çarptı ve yaklaşık 2 saat 40 dakika içinde Kuzey Atlantik'in buzlu sularına gömüldü. Tamamlandığında dünyadaki en büyük buharlı yolcu gemisi olan Titanic'in yaşadığı trajedi beyazperdeye ve ekranlara defalarca yansıdı.
Tarihin en büyük deniz kazalarından biri olan facianın 100'üncü
yıl dönümünde bu kez İngiliz televizyonu ITV 4 bölümlük bir
'Titanic' mini dizisi yayınlamaya başladı. Ancak bu yapım James
Cameron'ın bütçe ve hasılat rekortmeni 'Titanic'inden oldukça
farklı.
Güvertede 'dünya' var!
Senarist Julian Fellowes yeni 'Titanic'i sadece bir felaket
draması değil, bu kez güvertede uçurumun eşiğindeki dünya var.
Birinci Dünya Savaşı'ndan sadece iki yıl öncesinde geçen dizide bu
fon gemiye de tamamen yansıtılmış. Üstelik "Neden çok az kurtarma
botu vardı?", "Kasara altı yolcuları için kurtarma botu yok muydu?"
gibi olayla ilgili tartışmalar da bu kez dramaya dahil edilmiş.
Dizide hayali karakterlerle gerçek karakterlerin hikayesi birlikte
kurgulanmış. Dizide buhar kazanı işçisinden İrlandalı göçmene
burjuvadan soyluya birçok karakterin birbiriyle kesişen
hikayelerini ve onların o dönemdeki yaşam tarzlarını görmek
mümkün.
Ancak eleştirmenler dizinin bu özelliğinin avantaj yerine dezavantaj getirebileceğini, seyirci için bu kadar fazla karakteri bir arada görmenin ve akılda tutmanın izlemeyi zorlaştıracağını söylüyorlar.