Aşık olan kişiler; kalbin daha hızlı çarpması, yüzün kızarması ve ellerin terlemesi gibi tepkiler verir. Bu durumdan, vücutta salgılanan dopamin, noradrenalin ve feniletilamin sorumludur.

Yoğun mutluluk, yoksunluk ve bağımlılıkta önemli rol oynayan dopamin aynı zamanda madde ve bazı ilaç bağımlılıklarında da etkili bir hormondur.

Noradrenalin adrenaline benzer. Adeta ayakları yerden keser ve kalp çarpıntısına neden olup heyecan yaratır. Aynı zamanda dikkat, kısa süreli hafıza, hiperaktivite, uykusuzluk ve hedefe yönelik davranıştan sorumludur. Yüksek dopamin seviyeleri noradrenalin ile ilişkilidir.
12 3

Aşk üzerine araştırmalar yapan Rutgers Üniversitesi Antropoloji Uzmanı Helen Fisher, bu iki hormonun birlikte salgılanmasının sevinç, yoğun enerji, uykusuzluk, yoksunluk, iştah azalması ve artmış dikkate neden olduğunu belirtiyor. Aşık olunduğunda vücut bu hormonlardan oluşan “aşk iksirini” salgılamaya başlıyor.

Helen Fisher ve ekibinin gerçekleştirdiği fonksiyonel beyin görüntüleme çalışmalarında, aşık olunan kişinin fotoğrafına bakıldığı anda yapılan çekimlerde, dopamin reseptöründen zengin beyin bölgelerinde kanlanma artışının olduğu saptanmıştır.
12 4

University College London araştırmacıları tarafından yapılan bir çalışmada, aşık olan insanların beyninde mutluluk hormonu olarak bilinen serotoninin azaldığı ortaya çıkmış. Bulunan düşük serotonin hormonu seviyeleri, obsesif kompulsif (tekrar eden takıntılı davranış) bozukluk sergileyen hastalarda ortaya konan serotonin eksikliği ile benzerlik gösterdiğinden kişi, aşık olduğu insanı aklından çıkaramıyor.
12 5

Oksitosin ve vazopressin hormonları özellikle bağlanma ile ilişkili hormonlardır ve aşktaki bağlanmadan sorumludurlar. University of California, San Francisco´da yapılmış bir araştırmaya göre oksitosin hormonu, diğer insanlarla sağlıklı ilişki kurmak ve sürdürebilmek için gerekir.

Orgazm sırasında salgılanır ve duygusal bir bağın kurulmasını sağlar. Aynı zamanda doğum sırasında ve emzirme döneminde de salgılanır. Doğum eylemindeki kasılmalar oksitosin hormonu olmazsa başlamaz. Diğer bir deyişle bu hormon doğumda bebeği önce anneden ayıran ancak doğum sonrası tekrar anneye bağlayan hormondur. Doğumlardan sonra rastlanan olası bebek reddini ortadan kaldırır. Emzirme sırasında da süt kanallarının daha iyi kasılmasını ve bebeğin daha kolay emmesini sağlar.
12 6