Aşk insanın sevebilme ve üretme kapasitesidir, ego işlevidir, psikolojik yatırımdır.

Sevgi üreterek, sevilmek gereksinimini doyurma sürecidir. İnsanoğlunun doğumu ile başlar, yaşadığı sürece devam eder, ölümünden sonra bile varlığını sürdürür. Aşk insanın her hücresinde varlığını devam ettirir, tüm canlıların gereksinimidir. Diğer canlılarda daha çok somut ve fizyolojik bir işlev gibidir. İnsanda ise biyolojik olmanın ötesinde tüm beyinsel kapasitesini, psikolojik donanımlarını ve sosyal paylaşımlarını içeren bir eylemdir.

Sevgi, en geniş duygusal yaşantıdır. Aşk bunun tercih edilen alt kısmıdır. Aşk, sevginin dorukta yaşanmasıdır. Aşkı karşı cinse hissedilen duygularla sınırlandırmamalıyız. Aşk evrensel olarak sevgi üretimini amaçlar. Tanrı, doğa ve insan sevgisi de bu duygunun içindedir.
11 2

Aşık olan kişi öğrenmeye daha açıktır. Çalışmaktan keyif alır, daha coşkuludur.

Sağlıklı aşk kişiyi mutlu eder, bağımlı aşk ise depresif yapar. Aşk agresifliği azaltır, kişi daha hoşgörülüdür. Aşık olan kişi çevresine baskı ve öfke saçmaz, tam tersi pozitif ve uyumludur. Mutlu olan kişi, çevresindekilere karşı yıkıcı olmaz.
11 3

Aşk, vücutta aralarında endorfinin de bulunduğu mutluluk hormonlarını artırır.

Aşk beyindeki kimyasal işleyişi canlandıran, hızlandıran, aktive eden en temel duygudur. Beyin ne kadar donanımlı ise aşk hayatı da, o kadar iyidir. Kişinin beyni kısır, donuk, paylaşıma açık değil ise aşk hayatı da o kadar kısırdır. Aşk zihni açar, adeta hormonları canlandırır.
11 4

Beyin Kabuğu Değişir...

Aşık beyin daha üretken daha sağlıklıdır. Beynin en sağlıklı vitamini; aşk ve sevgidir. Aşk, beyin kabuğunun işlevini hızlandırır. Bağışıklık sistemi üzerinde de olumlu etkileri vardır, direnci artırır. Sevdiğini kaybedenlerde ise tam tersi olur, vücut direncinin azalmasıyla hastalıklara yakalanma riski artar.
11 5