Tereyağı metabolizmanızı destekler ve güçlendirir.

Tereyağının içerisinde bulunan bütirik asit, hayvansal ve bitkisel yağlarda bulunan bir doymuş yağ asididir ve vücutta oldukça hızlı çözünür. Hücreler bu maddeyi enerji kaynağı olarak kullanır ve neredeyse hiçbir zaman yağ olarak depolanmaz.

Yapılan araştırmada kimyasal bağı kısa olan bu yağ asidini tüketmenin vücudunuzun yağ yakma kabiliyetini arttırdığı, metabolizmayı kuvvetlendirdiği ve kas fonksiyonlarını iyileştirdiği ortaya çıkıyor.

Ayrıca tereyağı, metabolizmanızı düzenleyen tiroid hastalığına iyi gelen iyodin adlı besin maddesi bakımından da oldukça zengin.
8 2

Tereyağı, kanserle mücadele etmenize yardımcı olur.

Bütirik asit kolon kanseri hücrelerini öldürme kabiliyetine sahip olabilir.Bazı bilim adamları günün birinde tereyağının Chrohn hastalığının ilacı olarak kullanılabileceğini bile düşünüyor.

Tereyağı aynı zamanda meme kanseriyle mücadelede olumlu etkileri kanıtlanmış olan konjuge linoleik asit de içeriyor!
8 3

Bazı sebzeler tereyağıyla birlikte tüketildiğinde daha yararlı oluyor.

Sebzelerde bulunan A,D,E ve K gibi önemli vitaminler ve likopen, lutein gibi hastalıklarla mücadele eden kimyasallar yağda çözünme özelliğine sahip.

Bunun anlamı sebzeleri tamamen yağsız bir şekilde değil, bir parça yağ ile birlikte tüketmeniz gerektiği.

İsveç'te yapılan bir araştırmaya göre sebze ve meyveler yüksek yağlı süt ürünleriyle tüketilmedikçe hastalıklara karşı etkili olmuyor.
8 4

Tereyağı tüketmek kemiklerinizin güçlenmesini sağlar.

Eğer siz de süt çocuklarından biriyseniz, kalsiyum ve D vitamininin kemiklerinizi güçlendirdiğini milyonlarca kez duymuşsunuzdur.Fakat bir nedenden ötürü K2 adlı besin maddesi bunların dışında kalıyor.

Tereyağlı kahve trendinin ardındaki adam, Dave Asprey; K2 vitaminin önemini şöyle açıklıyor "D vitamini kemiklere kalsiyum sağlarken, K2 vitamini kalsiyumun kemiklerde kalmasını sağlar."

Asprey; K2'nin calsiyumun kalp damarlarında değil, kemiklerde toplanmasını sağladığını da belirtiyor.
8 5