Kromozomlara etkisi Son yıllarda uzun süren ve ağır depresyonun yaşamı tehdit edici kronik hastalıklarla ilişkili olduğu ve daha erken ölümle ilişkili olduğu yönünde bazı araştırmalar yapıldı. ABD’de yakın zamanda yapılan bir çalışma ise depresyonun doğrudan hücre ömrünü kısaltabildiğini ve yaşlanmayı hızlandırdığını gözler önüne serdi. Bu çalışmada ağır ve kronik depresyonu olan kişilerde kromozomların uçlarında bulunan ve kromozomları koruyucu görev yapan 'telomerler' adlı yapıların depresyonu olmayanlara göre daha kısa olduğu gösterildi.
6 2
Hücre ömrü kısalıyor Telomerler insan hücreleri bölündükçe kısalırlar ve bir süre sonra belli bir kısalığa ulaştıkları için hücre bölünmesi durur. Hücre bölünmesi durduğu için de hücre yaşlanmaya başlar ve hücre ölümü gerçekleşir. Yani telomer insan hücresi için bir çeşit biyolojik saat gibidir ve ne kadar uzun ise hücre o kadar uzun yaşayabilir. Depresyon telomerlerin kısalmasına yol açarak hücre ömrünü kısaltır. Böylelikle depresyon geçiren kişiler kısalmış hücre ömrü nedeniyle hem daha hızlı yaşlanır hem de yaşlanma ile gelen hastalıklara daha yatkın olurlar.
6 3
Depresyon ömrü törpülüyor Yani depresyon sadece intihara yol açtığı için değil, doğrudan ’ömürden ömür yiyor’ demek mümkün. Bu bilgiler doğrultusunda depresyon tedavisinin önemi daha net anlaşılmaktadır. Depresyonun tedavi edilmemesi kişileri; kalp hastalıkları, diyabet, bazı kanser türleri, MS hastalığı ve felç gibi hastalıklara daha yatkın hale getirir. Depresyonun tedavi edilmesi ise kişileri hem bu hastalıklardan hem de yaşlanmadan korur. Çünkü araştırmalar aynı zamanda şunu göstermiştir ki, depresyonu olan birçok kişide tedavi başlandığı andan itibaren telomerler telomeraz enziminin aktivitesinin artması sayesinde uzamaya başlar.
6 4
Tedaviye başvurulmuyor Kişi depresyona girdiğinde, depresyonun bir parçası olan ümitsizlik nedeniyle bu kasvetli ruh halinden hiçbir zaman kurtulamayacakmış gibi gelir. Oysa depresyonun şiddeti ne kadar fazla olursa olsun, tedavi seçeneği her zaman için bulunmakta. Bu noktada, doğru tedavi arayışı önem kazanıyor. Depresyondaki kişilerin önemli bir kısmı ya tedaviye başvurmuyor ya da psikiyatri dışı tedavi arayışlarına yöneliyor.
6 5