Psikoloji alanında Harry S. Sullivan ve Gerald Klerman gibi bilim insanları, psikolojik problemlerin çoğunun temelinde, kişilerarası ilişkilerde yaşanan sorunların, yetersizliklerin ve çatışmaların yattığını ileri sürmüşler. Dolayısıyla da psikoterapi sürecinde, bireylerin kişilerarası ilişki problemlerini ele almışlar. Bu ilişkilerdeki düzelme ve gelişmelerin ruh sağlığında da olumlu değişim ve gelişimleri sağladığını gözlemlemişler.
10 2
Kişilerarası ilişkilerle ilgili yapılan araştırmalar da derin, doyurucu ve sağlıklı ilişkiler kurabilme ve bu ilişkileri sürdürebilmenin yaşama anlam kattığını gözlemlemişler. Aynı zamanda bireylerin depresyon düzeylerini azalttığını ve mutluluk düzeylerini ciddi anlamda yükselttiğini ortaya koymuşlar. Kişilerarası ilişkilerle ilgili önemli bir kavram da ilişki tarzlarıdır. Diğer insanlarla nasıl iletişim kurduğumuz, kendimizi nasıl ifade ettiğimiz ve etkileşim halinde olduğumuz insanlara karşı yaklaşım biçimimiz kişilerarası ilişki tarzımızı oluşturur.
10 3
Diğer insanlarla ilişkilerimizde onların özsaygılarını koruyacak ve geliştirecek şekilde davranabiliriz ya da onurlarını zedeleyerek kendilerini değersiz, güvensiz ve önemsiz hissetmelerini de sağlayabiliriz. Birincisini yaparsak insanlarla besleyici tarzda bir ilişki kurmuş oluruz. İkincisinde ise zehirleyici tarzda bir ilişki kurmuş oluruz.
10 4
Kişilerarası ilişki tarzları, aslında diğer insanlardan psikolojik ve maddi anlamda istediklerimizi alma yöntemidir. Diğer insanlardan istediklerimizi onları aşağılayarak, korkutarak ve sindirerek alabiliriz Ama tam tersi sağlıklı bir iletişimle de alabiliriz. Burada şu soru aklımıza gelebilir: Zehirleyici tarzda iletişim kuran insanlar da bir şekilde-hatta bazen daha kolayca- amaçlarına ulaşmıyorlar mı? İstediklerini karşı tarafı inciterek de alsalar, bu onları memnun ve mutlu etmiyor mu?
10 5