‘Annemin Yarası’ ve ‘Hasret’ vizyonda!

Bu hafta 3’ü yabancı toplam 6 film gösterime girdi. Belgesel drama olan ‘Hasret’ dikkat çekici bir yapım. Ayrıca oyuncu kadrosu ve konusuyla soluk soluğa izlenebilecek ‘Annemin Yarası’ da haftanın öne çıkan filmleri arasında.

Annemin Yarası Okan Yalabık, Meryem Uzerli ve Ozan Güven, üç eski Muhteşem Süleyman oyuncusu aynı filmde. Yönetmen koltuğunda Ozan Açıktan’ın oturduğu film, daha çok bireylerin savaş sonrasındaki gündelik hayatları üzerinden, geçmiş hesaplaşmasını yaparken, travma sonrası stres bozukluğu yaşayan bir genç kadının ruh halini gerçekçi bir şekilde beyazperdeye yansıtıyor. Salih on sekiz yaşına geldiğinde kayıp ailesini bulmak üzere kaldığı yetimhaneyi terk eder ve babasını ararken bir çiftlikte işe başlar. Hiç beklemediği bir anda hayalindeki yuvayı bulmuştur. Heyecan ve tansiyon yükseldikçe, yeni sırlar da su üstüne çıkar. Salih geçmişinden kurtulup bu yuvada mutlu olabilecek midir? Soluk soluğa izlenecek Annemin Yarası, Salih’in peşinde umudun izini sürüyor. Şaşırtıcı finaliyle seyirciyi ters köşeye yatıran, dramatik yapısına rağmen Ozan Güven etkisiyle bir nebze de olsa komediyi de içinde barındırıyor. Yetim Salih rolündeki Bora Akkaş’tan savaşın etkisini gerçekçi bir şekilde seyirciye hissettirecek Belçim Bilgin’e; Topal Mirsad rolünde enfes bir performans sergileyen Okan Yalabık’tan “sevgili” bir çift rolünde olan Meryem-Ozan ikilisine kadar seyirciyi güzel oyunculuk performansları bekliyor. Çekimleri, Sırbistan, Bosna Hersek, Hırvatistan ve Türkiye'de yapılan ' Annemin Yarası'nın başrollerini Ozan Güven, Meryem Uzerli, Belçim Bilgin, Okan Yalabık ve Bora Akkaş paylaşıyor.
6 1
Hasret (Sehnsucht) Türk-Alman ortak yapımı olan filmin yönetmen koltuğunda Ben Hopkins oturuyor. Yönetmen aynı zamanda Ceylan Ünal Hopkins ile birlikte senaryoya imza atıyor. Müzikleri Efe Akmen tarafından yapılan Hasret, İstanbul'da belgesel çekerken şehrin farklı dokularını keşfeden bir yönetmenin hikayesine odaklanıyor. Almanyalı küçük bir film ekibi, yaşayan şehirden geçmişin şehrine doğru bir yolculuğa çıkar ve İstanbul’un gizli saklı kalan gerçeklerini keşfeder. İngiliz yönetmen Hopkins, depresyon döneminin ardından, bir Alman televizyon kanalının ısmarladığı, çok büyük ve çok güzel İstanbul'a dair belgesel çekimleri için, 'tuhaf bir yolla' kente gelir. Küçük ekibiyle bu düşük bütçeli filmin çekimlerine başladıktan bir süre sonra, İstanbul'a dikilmeye çalışılan yeni elbisenin gerçekte ne olduğunu fark eder: "Hasret", İstanbul’un nasıl bir 'kargaşaya' sürüklendiğine dair esaslı belgesel, belgesel görünümlü bir drama. Ruhu hep yaşayacak bir kente aşık olan adamın öyküsü. İstanbul aşkı üzerine yapılmış en iyi filmlerden biri Hasret. Belgesel lezzeti eklenmiş bir drama.
6 2
Roma’da Aşk Başkadır (All Roads Lead to Rome) Roma’da Aşk Başkadır tüm yolların gerçek aşka çıkması için uğraşan bir film. Filmin oyuncu kadrosunda, Sex and the City'nin yıldızı Sarah Jessica Parker, Claudia Cardinale, Paz Vega ve Raoul Bova gibi isimler bulunuyor. Ella Lemhagen'ın yönetmen koltuğunda oturduğu film, Maggie (Sarah Jessica Parker) ve Luca (Raoul Bova) arasındaki aşkın yeniden alevlenmesine odaklanıyor. New York'ta bir üniversitede hocalık yapan Maggie (Sarah Jessica Parker), ergen kızı Summer (Rosie Day) ile arasındaki kopukluğu giderebilmek için İtalya'da, gençliğinde zaman geçirdiği Toscana'daki bir kasabada anne-kız tatil ayarlar. Burada bir zamanlar sevgilisi olan ancak uzun zamandır görüşmediği Luca (Raoul Bova) ile karşılaşır. Luca, 80 yaşındaki annesi Carmen ile yaşamaktadır. Bu tatilden hiç hoşlanmayan Summer, Roma'daki eski aşkının yanına gitmeyi kafasına koyan yaşlı Carmen'i de yanına alarak Luca'nın arabasını kaçırır ve Roma'ya doğru yola koyulur. Maggie ve Luca, kaçakları yakalamak için peşlerine düşer. Bu yolculuk esnasında eski sevgililer, birbirlerini yeniden tanımaya ve birbirlerine daha farklı bir gözle bakmaya başlayacaktır. Roma’nın güzel, sanatsal ve tarihi sokaklarına dalan film, herkesin son bir şansı hak ettiği fikrinden yola çıkıyor.
6 3
Naciye Film +18 yaş sınırlaması ile vizyona girdi. İlk kez Ekim ayında Amerika'da Screamfest’te gösterilen ve "Naciye gerçekten de eşi benzeri olmayan bir korku filmi" yorumunu alan yerli gerilim filmi. Lütfü Emre Çiçek'in senaryosunu yazıp yönetmenliğini üstlendiği filmde Derya Alabora, Esin Harvey, Görkem Mertsöz gibi isimler yer alıyor. Filmin görüntü yönetmenliğini Kamil Satır üstlendi, müziklerini ise Zafer Aslan yaptı. Filmin iki dişli karakteri Naciye ve Bengi’nin arasındaki gerilimli kovalamacayı anlatıyor. Naciye, kendi evi olduğunu düşündüğü bir eve ve o evde yaşayan genç çifte dadanır. Adada olan bu ev Naciye için bir sığınak ve en önemli olan ise kendi evi olmasıdır. Bebek bekleyen Bengi ve her şeyin en doğrusunu bilen eşi arasındaki ilişki karışıktır. Kocasının ondan habersiz kiraladığı, hafta sonu tatillerinde vakit geçirilecek olan adadaki ev ve aile yaşamı üzerine hazırlanan planlar konusunda heyecanlı değildir. Naciye ve Bengi hayata tutunmaya çalışırken karşı karşıya gelecekler. Gerilim giderek tırmanırken, gizli hikâyeler de birbiri ardına su üstüne çıkıyor. Hem bir ilk film, hem yerli korku-gerilim sinemamız için birtakım ilklerin denendiği cesur bir girişim Naciye. Yurt dışında yaşayan yönetmen-senarist Lütfü Emre Çiçek’in ilk uzun metraj deneyimi olan film, Türkiye prömiyerini yaptığı 15. !f İstanbul Film Festivali’nin ardından, arayı fazla da soğutmadan vizyondaki yerini aldı.
6 4