Ev kadınlığının başlı başına bir iş kolu olduğunu anlatmaya şöyle devam ediyor: Psikolog: Çocuklarınız okula nasıl gidiyor? Koca: Eşim çalışmadığı için onları okula o götürüyor. Psikolog: Peki çocukları okula bıraktıktan sonra eşiniz ne yapıyor? Koca: Genellikle hazır dışarı çıkmışken başka bir iş varsa, bebeği arabadan fazla indir bindir olmasın diye, onu da halledeyim diye düşünmekle bayağı bir vakit harcıyor. Bu işler faturaları yatırmak ya da markete gitmek gibi işler olabiliyor. Bazen bir şeyleri unutursa bütün o araba yolculuğunu arka koltukta bebekle bir kez daha yapmak zorunda kalıyor. Eve dönebildiği zaman da bebeğin öğle yemeğini verip bir kez daha emziriyor, bezini değiştirip öğle uykusuna yatırıyor ki, mutfağı toparlayıp çamaşır yıkayıp, ev temizleyebilsin. Anladınız işte, çalışmıyor ya ondan. Psikolog: Peki akşam işten eve geldiğinizde siz ne yaparsınız? Koca: Dinlenirim tabii ki de. Bütün gün bankada çalışınca insan yorgun oluyor. Psikolog: Eşiniz akşamları ne yapar peki?
9 3
Koca: Akşam yemeğini pişirir, bana ve çocuklara yemek koyar, bulaşık yıkar, evi bir kez daha toparlar, köpeği dışarı çıkartır, yemekten kalan artıkları da toplar. Çocukların ödevlerine yardım ettikten sonra onların pijamalarını falan giydirir, yatmaya hazırlar, bir de bebeğin altını son kez temizler, hepsine ılık sütlerini verir, dişlerini fırçalattırır. Gece yattıktan sonra da biz dinlenirken o sık sık emzirmeye ya da bebeğin altını değiştirmeye kalkar. Çünkü sabahları işe gitmek için erken kalkması gerekmiyor.
9 4
Ryshell paylaşımına şöyle devam ediyor: “Bu dünyanın her yerindeki birçok kadının günlük rutini, sabahları başlar ve gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam eder.”
9 5
“Bir ev hanımı olmanın diploması yoktur, ama aile hayatında kilit bir nokta oynar. Eşinizin, annenizin, ninenizin, teyzenizin, halanızın, kız kardeşinizin, kızınızın değerini bilin. Çünkü onların fedakarlığına paha biçilemez.”
9 6