Tekamülü ve Üstadı Doğru Anlamak

Şems Uzuneser

Orijinal Yoga Sistemi yolunda herkes kendi amacına doğru yol alır, çünkü Yoga siz ne isterseniz size onu verir. Tekamül yolunda her  öğrenci kendi özgür iradesine sahiptir. Teknikleri uygulayan öğrenci güçlenir, özgüveni, yaratıcılığı artar.

Şimdi düşmanca davrananlar yıllardır Üstadın öğrencisiydiler, tekamül etmediler mi?

Tabi ki ettiler. Her insan Yoga yoluna geldiğinde farklı eğilimlere, alışkanlıklara ve isteklere sahiptir. Bunlar negatif ve pozitif olabilir. Öğrenci Yoga ile kazandığı gücü ve yaratıcılığı kendi eğilimlerine göre kullanır. Bu yüzden öğrencinin uyanık olması ve kendi eğilimlerinin farkına varması gerekir. Burada Üstad ayna görevini yapar ve öğrenciyi gerektiğinde farklı şekillerde uyarır. Öğrencinin yine uyanık olup Üstadın ne dediğini anlaması ve idrak etmesi gerekir.

Yoga yoluna ilk geldiğinde öğrencinin farklı niyetleri olabilir. Herkes Yogayı kendine göre kendi amaçları için yapar. Bu amaç ille de spiritüel tekamül olacak demek değil. Tekamül gelişmek, olgunlaşmak, evrim etmek demektir. Orijinal Yoga Sistemi’ni uygulayan her öğrenci tekamül eder, öğrenci niyetlerine doğru gelişir, dönüşür. Burada öğrencinin Yogayı ne için yaptığı, niyeti önemlidir. Yoga Academy’e gelen birçok kişi fiziksel, duygusal ve zihinsel sağlık için genelde Yoga yapar. Bu çok normal, çünkü herkesin bir sorunu var ve öncelikle o sorunu gidermek kişi için önemlidir.

Spiritürel tekamül farklıdır, tekamül eden herkes spiritüel tekamül eder diye bir şey yok! Spiritüel tekamül için öğrencinin bilinçli niyetinin olması gerekir. Öğrencinin içinde samimi bir spiritüel tekamül isteği olmalıdır, gerçekten de spiritüel dönüşümü, evrenselleşmeyi istemelidir. Bu isteği yeterince güçlü değilse Yoga teknikleri ile kazandığı yetenekleri kendi dünyevi alışkanlıklarını, isteklerini, arzularını, hırslarını gerçekleştirmek için kullanır. Kişi sadece dünyevi isteklerini gerçekleştirmek için de Yoga yapabilir, bunda bir kötülük yok. 

Yoga yolunda yaşanan deneyimler her zaman kişiyi spiritüelleştirmez. Kişi yaşadığı deneyimleri egosunu beslemek için de kullanabilir. Nitekim Üstadın çok yakınında olan ama şimdi düşmanca davranan kişiler de tekamül ettiler. Geliştiler, güçlendiler, yaratıcılıkları, özgüvenleri arttı. Yoga sayesinde sıradanlığı aşıp sıradışı oldular. O yüzden bu kadar detaylı bir plan yapabildiler ve bu kadar zarar verebildiler.

Onlar karmik dünyadaki isteklerini ve eğilimlerini olduğu gibi Yoga Academy’ye taşımışlardır. Bunu görebilirsiniz. Yoga Academy bir kurum olarak onların katkıları ile büyüdü.

“En büyük Yoga merkezi biz olalım, diğer Yoga merkezlerini yok edelim, en çok biz yayılalım, en çok öğrenci bizde olsun, en büyük festivalleri biz yapalım” dediler. Bunu Üstad da dahil hepimize empoze ettiler, dayattılar. Bizler de onların yarattığı o hırs ve rekabet rüzgarına kapıldık.

Bunlar onların karmik dünyadaki en birinci, en önde olma isteklerinin devamıydı. Bu çok normal. Çünkü Yogaya başlayan herkes kendi var olan kişiliği ile başlar, sonra Yoga yaparak dönüşür, pozitifleşir. O insanlar da “en” olma isteklerini, rekabetçi kişiliklerini, hırslarını Yoga Academy’e taşıdılar. O yüzden o kadar çok çalışıp o kadar şey yapabildiler. Bu kişileri tanıyanlar var, şöyle sakince ve yargısızca onları ve yaptıklarını inceleyin, değerlendirin. Yoga Academy içinde yaptıkları her şey de zaten dünyevilik vardı.

Hatırlayın! Ne kadar hırslıydılar. 7*24 çalışıyorlardı, bu da hırstandı. Ne kadar rekabetçi idiler. Bunlar suç değil, kabahat değil. Bu hırsları Yoga Academy için kullandılar ve Yoga Academy’nin büyümesine katkıda bulundular. Ama o hırs ve rekabet duyguları o kadar büyüdü ki, artık Yoga Academy’ e sahip olma hırsına dönüştü, Üstadla rekabete girdiler. Bu yarışı kazanamayacaklarını bildikleri için de Üstadı yok etmeye çalışıyorlar.

Çünkü onlar da biliyorlar ki Akif Manaf gerçek bir Üstad, yoksa neden onu yok etmek istesinler! Kendileri bir yer açarlardı, tüm güçlerini ve yaratıcılıklarını o yer için kullanırlardı. Ama onlar yeni bir yer yaratmak yerine eski yeri yıkmayı tercih ettiler.

Herkesin içinde pozitif ve negatif taraflar vardır; Pingala ve İda, Yang ve Yin, aydınlık ve karanlık, yapıcılık ve yıkıcılık… Bu insanlar güçlerini ve yeteneklerini Yoga Academy’deyken pozitif olarak kullandılar, yapıcıydılar. Ama sonra negatife düştüler ve aynı gücü ve yetenekleri şimdi yıkmak için kullanıyorlar. Bu onların seçimi. Onların oldukları şey değil olmayı seçtikleri şey.

Onlar şimdi negatifliği, yıkıcılığı seçtiler ama onların için de pozitif de hala var. Çünkü burası ikilik dünyası, karma eylem demek, eylemin temeli hareket demek, hareket ise iki zıt kutup arasındaki dinamik demek. Yani Yaşam bu! Pozitif ve negatif arasındaki sürekli dinamik. Bu kişiler şimdi çok negatifler ama ister istemez bir an gelecek ve hareket negatiften pozitife doğru yön alacak ve onların içindeki negatiflik düşecek pozitiflik yükselecek. İşte o an pişmanlık ve suçluluk duygusu başlayacak, belki de çoktan başladı. Bu çok acı bir şey, işte o yüzden “Sevgiye en çok onların ihtiyacı var”.

Üstad onlara ve olanlara neden izin verdi diyorsunuz?

Ama izin vermek ya da vermemek Üstad için söz konusu değil ki. O hiçbir şeye karışmıyor, sürece asla müdahale etmiyor. Bunu siz de kendi deneyimlerinizden biliyorsunuz. 

Hepimiz Üstada emailler attık sorular sorduk, gelen cevapları hatırlayın; hep çok kısa değil miydi? Hatta bazen isyan etmedik mi?

Bir A4 yazıyorum gelen cevap “Değil” “No” “Evet” diye kızmadık mı? Ya da Üstad “içinizden geleni yapın” dediğinde ona lütfen böyle söylemeyin, ne yapmam gerektiğini söyleyin diye isyan etmedik mi? Bunları hatırlayın, Üstad kimseye karışmıyor, yönlendirmiyor.

Neden o kişileri daha önce göndermedi deniyor?

Üstad Yoga Academy’nin kapısında durup insan seçmiyor ki… Sen çok hırslısın, sen negatifsin, sen nankörlük yapabilirsin, sen hain olabilirsin vs deyip insanları seçmiyor. Herkesteki potansiyeli görüyor ama herkese kapıyı açık tutuyor, girmek isteyen de çıkmak isteyen de kendi bilir. Bu hep böyle oldu. Üstad hep aynı şeyi söylüyor “Biz herkese imkan veriyoruz, herkesin zerre kadar bile olsa seçim şansı var”.

Yoga Academy sadece bir isim, o ismin içini dolduranlar bizleriz. Yoga Academy’e yön veren bizleriz. Nasıl bir Yoga Academy istiyoruz, bu bizim seçimimiz. Üstad sadece sevgi ve bilgi aktarıyor. Bunları nasıl ve ne için kullanacağımızı biz seçiyoruz.

Her şey bireyin kendi seçimlerine bağlı. Gidenler yüzünden birçok masum örenci de gitti deniyor. Oysa arada kalıp, korkup gidenlerde kendi seçimlerini yaptılar. Onlar kalmayı değil gitmeyi seçtiler.

Üstadı doğru anlamak gerek. Üstad bir kişi değil bir prensiptir. Üstad sıradan birisi gibi insanları değerlendirmiyor. O bireylere sıfatlar ya da isimler vermiyor. O her bireyi ebedi ruhi varlık olarak görüyor ve her bireye sonsuz, sınırsız tekamül yolunda rehberlik ediyor. Bu yola bir katil, bir hırsız, bir hain, bir nankör vs de gelebilir. Sonuçta Üstad için dıştaki kabuk olan dünyevi kimlik değil özdeki ruhi varlık önemi. Zaten bize de bunu anlatmıyor mu?

Sevgilerimle
Şems Uzuneser
Yoga Academy Antrenörü
http://yogaacademyhaber.blogspot.com.tr/


 

"Sitemizde köşe yazarı olarak yazı yazan tüm yazarlarımız yazdıkları yazı ve görüşlerden tamamıyla kendileri sorumludur. Köşe yazarlarının yazılarından dolayı İnternethaber Yayıncılık AŞ. (elmaelma.com) hiçbir şekilde yasal sorumluluk kabul etmemektedir."
Yorumlar