Uykusuzluğa Orijinal Yoga Sistemi ile son!

Şems Uzuneser

 

Uykusuzluk günümüzün en yaygın hastalıklarından birisi. Hemen hemen herkes hayatında bir dönem çeşitli sebeplerden dolayı uykusuzluk sorunu yaşamıştır. Gece uykuya dalamamak ya da sık sık uyanmak ciddi bir sağlık sorunu olarak kabul edilmektedir. Bu durum bireyin yaşamını oldukça olumsuz etkilemekte ve kişi gün içinde kendisini bitkin, yorgun, neşesiz ve güçsüz hissetmektedir. 

Geceleri iyi bir uyku organizmada fiziksel, zihinsel, duygusal ve sinirsel onarım sağlamaktadır, bu yüzden uykunun kalitesi bir anlamda yaşamın kalitesini de belirlemektedir. Uykusuzluğa neden olan birçok faktör olabilir. Bunlardan en yaygın olanları duygusal, zihinsel ve sinirsel rahatsızlıklardır. Bunun dışında bazı fiziksel rahatsızlıklar da uykusuzluğa neden olabilir. 

Uyku her insanın temel ihtiyacıdır ve hiç kimse bu ihtiyaca karşı gelemez. İnsan hayatının ortalama üçte birini uykuda geçirir. Uykunun kalitesi artırılarak süresi bir miktar kısaltılabilir ama tamamen bir ihtiyaç olmaktan çıkarılamaz. Sağlıklı ve zinde bir yaşam için iyi uyku şarttır. Çoğu zaman yaşam tarzında yapılacak birkaç değişiklikle uykusuzluk sorunu çözülebilmekte ve kaliteli uyku sağlanabilmektedir.

Bunun için öncelikli olarak sağlıklı bir uyuma ortamı oluşturulmalıdır. Günün son yemeği uyumadan en az 3-4 saat önce yenmiş olmalıdır. Aksi halde, sindirim henüz bitmeden yatağa gidildiğinde sindirim organları çalışmaya devam edeceği için kişi uykuya dalmakta zorlanacak, hatta uyusa bile gece bitmemiş sindirim yüzünden uyanmak zorunda kalabilecektir. 

Yatak odası iyi havalandırılmış olmalı. Sentetik giysi veya örtü gece terlemeye neden olabileceği için önerilmemektedir. Ayrıca yatak odasında cep telefonu, bilgisayar, televizyon gibi dışarıya elektromanyetik dalgalar yayan aletlerin olmaması önemlidir. Çünkü bu elektromanyetik dalgalara uzun süre maruz kalmak beyin aktivitelerinde değişikliğe, uyku bozukluğuna, baş ağrılarına ve dikkat bozukluklarına neden olabilmektedir. 

Uyku saatlerinin düzenli olması da iyi bir uyku için önemlidir. Genelde uyku zamanı insanların biyolojik ritmiyle ilişkilidir. Yapılan bazı araştırmalara göre insanlar iki ayrı uyku moduna sahiptir. Birincisi, gece 24.00- 04.00 arasındaki uykudur. Bu saatlerde en derin ve dinlendirici uyku ortaya çıkar. İkincisi öğle arasında 10-30 dakikalık süre içeren uykudur. Gece uyuma sorunu olanlara öğle arasına denk gelen bu uyku çözüm olarak önerilebilir. 

23.00 – 05.00 arası saatlerde beyin tarafından melatonin adı verilen bir hormon salgılanır. Bu hormonun kanser önleyici ve yaşlanmayı geciktirici etkisi bilim dünyası tarafından kabul edilmiştir. Melatonin hormonunun salgılanması karanlık ortamda yoğunlaşmasına rağmen ışıklandırılmış ortamda azalmaktadır. Bu nedenle karanlık bir odada uyumaya özen göstermek gerekir.

Gün içinde aşırı tüketilen alkol, sigara, kahve, çay, kırmızı et ve kimyasal ilaçlar zihinsel ve sinirsel gerginlik yaratmaktadır. Bunun dışında stres, aşırı yorgunluk, sinirlilik, hareketsizlik, endişe, aşırı cinsellik, korku, oksijensizlik, güvensizlik, heyecan, hırs, duygusal dengesizlik, psikolojik gerilim, her türlü olumsuz düşünce ve his uykusuzluğa neden olmaktadır. 

Uykuya geçmek için düşünce akımı yavaş yavaş durdurulmalı, zihin sakinleşmeli ve dış dünyadan kopmalıdır. Zihin rahatlamalı ve boşluğa dalmalıdır. Gün içindeki zihinsel ve sinirsel durum uykuya da yansımaktadır, eğer zihin ve sinir sistemi gerginse kişi uykuya dalmakta zorluk çeker. Bu yüzden özellikle uykudan önce zihinsel ve sinirsel gerginlik yaratacak tartışmalar, televizyon programları, kitaplardan uzak durmak gerekir. 

Zihni sakinleştirmek ve sinir sistemini rahatlatmak için uyumadan önce Orijinal Yoga Sistemi’nde verilen gevşeme tekniklerini uygulamak çok faydalıdır. Bu teknikler sayesinde beden ve zihin gevşetilerek uykuya dalma kolaylaşmakta, uykunun derin ve kesintisiz olması sağlanmaktadır. 

Yatağa girdiğinizde beden ve zihin gerginse uykuya kolay kolay geçemezsiniz bu yüzden bilinçli olarak gevşemeyi öğrenmelisiniz. Tam Gevşeme, Orijinal Yoga Sistemi’nde verilen ve sıradan gevşemenin çok ötesinde olan, tüm beden-zihin-duygu kompleksinin çok derin bir şekilde gevşemesini sağlayan bir tekniktir. 

Burada uyku sorunu olanlar veya kaliteli uyku uyumak isteyenler için çok sade bir gevşeme anlatacağız. 

Yatağa girin ve derin nefesler alıp vererek gerginliği atmaya başlayın. Karın nefesi kullanın, bu nefesi daha önceki yazımızda anlatmıştık. Derin uyuyan insanları incelerseniz karın nefesi aldıklarını göreceksiniz. Karın nefesi kısa sürede gevşemenizi sağlayacaktır. 

Bedeninizi gevşetin. Sırasıyla, bacaklarınızı ve kollarınızı sağa-sola çevirin ve gevşetin, başınızı yavaşça sağa sola çevirin ve gevşetin. Dudak, çene, burun, yanak, alın kaslarınızı hareket ettirin ve gevşetin. Dilinizi sağa sola hareket ettirin, gözlerinizi hafifçe sıkıp bırakın. Nefes verirken tüm yüz kaslarınızı gevşetin ve yüzünüzde birikmiş olan gerginliği atın. 

Nefes verirken kafanızın içini, beyninizi gevşettiğinizi düşünün. Derin bir nefes alarak göğüs bölgesini şişirin ve nefesi verirken kalbi ve göğsü gevşetin. Nefes alırken karnınızı şişirin ve nefes verirken karın bölgesini gevşetin. Derin bir nefes alın ve nefes verirken tüm vücudunuzu baştan ayağa iyice gevşetin. 

Her nefes verişinizde tüm gerginliğinizi nefesle birlikte dışarı atın. Rahatlayın, bu rahatlamanın verdiği gevşeme halinin bedeninize ve zihninize yayıldığını fark edin. Bedeninizi gözlemleyin, her hücrenizi hissedin ve gevşetin. Zihinsel dağınıklığı gidermek için zihni bir noktaya yöneltmek önemlidir. Zihninizi nefes alış verişlerine yöneltin.

Nefes alış verişlerinizi izleyin. Ara sıra zihin nefesten uzaklaşıp başka şeyler düşünmeye başlayabilir, bunu fark ettiğinizde zihninizi düşündüğü şeyden sakince uzaklaştırıp tekrar nefesinize yöneltin. İnsan uykuya ne nefes alırken ne de nefes verirken dalar,  uykuya nefes verdikten sonraki birkaç saniyelik nefessizlik anında dalınır. 

Sizde her nefes verdikten sonra oluşan kısa nefessizlik anını gözlemleyin. Böylece zihin nefes verdikten sonraki o boşluğa dalacak, zihinsel aktivasyon duracak ve uykuya geçilecektir. 

Diğer taraftan sabah bir kere uyandıktan sonra tekrar uyumak vücudun uyku sırasında biyolojik onarımını tahrip etmektedir. Bu yüzden uyku hali geldiğinde uyumak, uyanıklık hali geldiğinde ise uyanık olmak önemlidir. Aksi halde biyolojik ritim bozulacak ve sinir sistemi rahatsız olacaktır. İnsanda diğer tüm canlılar gibi erken kalkmaya programlıdır. Bu yüzden sabah 05.30 -06.30 gibi kalkan kişi bütün gün dinç ve zinde olacaktır.

Orijinal Yoga Sistemi’nde verilen Tam Gevşeme tekniğini daha detaylı olarak bulabileceğiniz, benimde bu yazıyı hazırlarken yararlandığım kaynak:

Yoga: Asana- Vücut Çalıştırma Sanatı, Paramahamsa Yogaçarya Maha Yogi Akif Manaf, Yoga Academy Yayınevi

 

 

 

"Sitemizde köşe yazarı olarak yazı yazan tüm yazarlarımız yazdıkları yazı ve görüşlerden tamamıyla kendileri sorumludur. Köşe yazarlarının yazılarından dolayı İnternethaber Yayıncılık AŞ. (elmaelma.com) hiçbir şekilde yasal sorumluluk kabul etmemektedir."
Yorumlar