Manevi Terapi!

Farkındasınız değil mi? Her geçen gün alternatif tıp ile ilgili konuşmalar çoğalıyor.

Gökhan Dumanlı

Herkes birbirine artık bu alandaki uzman kişilerin seanslarından, faydalarından, çalışma alanlarından bahsediyor. Sağlık, mutluluk, fiziksel iyileşme, ruhsal arınma, korkular ile yüzleşme, kendini yeterli bulma ve daha birçok konu da insanlar bu kişilerin kapılarını çalıyor. Baktığınızda batı da bu alanda çok uzun zamandır araştırmalar yapılıyor ve elde edilen sonuçlarda ruhsal yani bir başka deyişle manevi terapinin hastalıkların iyileşmesinde, mutluluk da ve kötü-negatif düşüncelerden arınmada önemli bir rol oynadığını gözler önüne seriyor.

Öyle ki en son yapılan bilimsel çalışmalar ile maneviyatın ve dindarlığın sağlık, hastalığı yenebilme, hayat kalitesi ve hastalıklarla yaşayabilme kabiliyeti üzerindeki pozitif etkileri tespit edilmiş durumda. Mesela sürekli olarak kilise gibi din kurumlarına devam eden inançlı kişilerin, stres ve depresyonla baş etmede ve değişik hastalıklardan kurtulmada daha başarılı oldukları belirlenmiş. Diğer taraftan madde bağımlılığının önlenmesi ve bırakılmasında, kalp hastalıklarının ve yüksek tansiyonunun önlenmesinde, ağrıların giderilmesinde, engelleri düzeltmede ve ölüm oranlarında da yüzde 25 azalma olduğu ispatlanmış. 

Aylar önce Pera Müzesi’nde ‘Bizans’ta Şifa Sanatı’ sergisini gezerken de dönemin Antik dünyasının kutsal şifacıları ile rasyonel tıbbının ve farmakolojinin kurucularının bir araya gelerek ‘şifalandırma’ çalışmaları yapmaları da beni derinden etkilemiş ve anlamadığım dilde yazılan bu kitapları ve duaları incelemek, kullandıkları taşlara, yapraklara ve nesnelere yükledikleri anlamları okumaya çalışmak iç dünyamda şimdiye kadar inandığım gücün etkisini bana bir kez daha göstermişti.

Evet, bu kadar etkilenmemin sebebi aslında benimde kendimi bildim bileli benzer görüşe sahip olmamdı. Yani rasyonel tıbbın her zaman tek başına yetersiz kaldığı, onunla beraber ruhsal dünyanın da beslenmesi ve onarılmasına gerekli önemin ve zamanın verilmesiydi benim inancım.

Hayatının merkezine inanç duygusunu yerleştirmiş ve kalpten yapılan her duanın yerini bulacağından bir saniye bile olsa şüphe etmemiş bir insan olarak, her zaman maddi hayatımızdan çok manevi hayatımızı kuvvetlendirmemiz için çalışmamız gerektiğine inananlardanım.

Her ne kadar zamanın daha materyalist ve tüketim odaklı olması, günümüz kültürünün inanç, dua, maneviyat gibi konuları konuşmaktan kaçınması ya da başka bir deyişle çok sıcak bakmaması bizleri maneviyatla bağ kurmakta zorlandırsa da içimizdeki iyilik potansiyelinin önüne hiçbir duygunun geçmemesi için verilecek çabanın en önemli kişisel gelişim çalışması olduğunu düşünüyorum. Ruhun da ancak bu şekilde beslenip, taşıdığı cana ihtiyacı olan gücü vereceğine inanıyorum.

Her şeye ve herkese rağmen iyi insan olmaya devam ederek, bazen çok da düşünmeyip Allah’a havale ederek, ümidi kaybetmeyerek, inancımızı yaşamaya vakit ayırarak, ibadet yerlerini ziyaret ederek, -ki bakın hepsinde aynı huzur var- başkalarına yardım ederek, doğayla ve diğer canlılarla vakit geçirerek, arada yalnız kalarak ve kalbimizin sesine kulak vererek, konuşurken kelimeleri özenle seçerek, iyiliklere ve güzelliklere odaklanarak, şükür ederek, paylaşarak, dua ederek….

Sevgi, ışık ve zarafetle,

Gökhan Dumanlı
İletişim ve Zarafet Uzmanı

Facebook/gokhandumanli 
Twitter/gokhandumanli
İnstagram/gokhandumanli

"Sitemizde köşe yazarı olarak yazı yazan tüm yazarlarımız yazdıkları yazı ve görüşlerden tamamıyla kendileri sorumludur. Köşe yazarlarının yazılarından dolayı İnternethaber Yayıncılık AŞ. (elmaelma.com) hiçbir şekilde yasal sorumluluk kabul etmemektedir."
Yorumlar