1 khvenin 1 sn. htırı var!

Murat Tuğrul Eren

Geçen yazımızda feys’e giriş yapmış,

“Artık çoğu paylaşımlarımız feys’ten,
Feyizimizi alabiliyor muyuz  gerçekten?”

Diye sormuştuk…

Bu sefer de YER BİLDİRİMİmizi yapalım,
ZAMAN TÜNELİmize girerek,
Yurdum insanımızın durumunu paylaşalım;
Bunu yaparken de nerelerden geçmişiz,
Nerelere gelmişiz bir bakalım, dedik!

Eskiden, yani feys bile icat edilmeden önceki zamanlarda,
Hayatımız bir film şeridiyken,
Şimdi herkesin hayatı dizi oldu!

O zamanlarda bakkal amcalar mevcutken,
Şimdi nurtopu gibi süpermarket kasiyeri kızlarımız oldu!

O bakkal amcalara uzattığımız buruşuk paralar,
Kasiyer kızlara uzatılan düzgün plastik kartlara,
Bahçeli ve az katlı evlerimiz de,
Lüküs apartman katlarına döndü!

Uçağa çok az biniliyordu,
Bunun uktesi kalmış olacak,
Neredeyse uçağa dokunacak gökdelenler dikildi!
Uçaklar ucuzladı, herkes biner oldu;
Tam insanlarda  gök merakı bitmiştir diye sevinirken,
Uçaklarla birlikte gökdelenler de insanla doldu;
Yeni yapılan bina silüetlerinden gökte delinecek yer kalmadı!

En önemli değişim zamanda oldu,
Nedense,
Dünyanın kendi etrafında  dönme hızı,
Hatta güneşin etrafını da turlama zamanı hiç değişmezken,
Herkes hayat hızlandı,
Zaman kısaldı dedi,
Bu hız yordu tabi,
3 günlük  sıkıştırılmış yurtdışı turlarıyla nefeslenilmeye çalışıldı!

Yurtdışına gidemeyenler de,
Geniş tatil köylerine sıkışıp,
Zaman kaybetmeyelim, herşeyi bir an önce bulalım diyerek,
“Alles inklusiv!” tatillerde buluştu!

İşte Sevgili okurlar,
Bu kadar değişimde değişemeyen tek şey,
Bizim insan olduğumuz gerçeğiydi…
Ve insanın,
Sosyalleşme ihtiyacı vardı!

Nasıl insan parasını biriktirip bir sermaye (kapital) yapıyorsa,
Kurduğu tüm ilişkilerden de bir sermaye oluşturuyor.
Bu sermayeye de sosyal-kapital deniyor!

Ekonomistler,
Sosyal-kapitalimizi  kariyer, iş vb.  faydalarını ön plana çıkartırken,
Sosyologlar ise,
İnsanın  mutluluğu ve toplumun gelişimi açısından inceliyor!

Bu sosyal-kapitalimiz, 3 çeşit ilişki (bağ) ile oluşuyor,:
(Ekonomiyi sevenler için ise şöyle açıklayalım, yani 3 çeşit biriken dövizimiz var)

Birincisi “bonding” yani sıkı bağ kuran sosyal-kapital,
Ailemiz, yakın akrabalarımız, komşularımız, yakın dostlarımızla ilişkilerimizdir.

“Bridging”, yani köprü kuran sosyal-kapital  ise aramızda mesafe bulunan arkadaşları, dostları tanımlıyor.

“Linking”yani bağ kuran sosyal-kapital ise özel alan dışında
Daha geniş kurumlardan bireylerle kurulan ilişkileri,
Örneğin derneklerin, aynı partinin, çalıştığımız şirketlerin  üyeleriyle kurulan Uzak ilişkileri anlatıyor.

İşte bu bağlardan en önemlisi, bizim limanımız olan bonding sosyal-kapitalimiz,
Yani, sıkı fıkı ilişkilerimiz,
İlk yazımızda yazdığımız,
Yüz yüze, görmeli, tatmalı, koklamalı,
Emek ve zaman harcayarak, fiziksel varlığımızla kurulan ilişkilerdir!

Bu bonding ilişkiler ise gençlerin gelişiminden,
Tüm yaş gruplarının hayattan aldığı tatmine kadar,
En ihtiyacımız olanıdır!

Örneğin, yapılan araştırmalarda,
Daha çok komşusu olan ve onlara iyi ilişkiler sürdüren
Yani bonding’i fazla olan ebeveynlerin çocuklarının
Daha az sorun yaşadıklarını ortaya koymaktadır .

Sosyal kapital azaldığında ise
Toplum üyeleri arasındaki güvensizlik de artmaktadır.

Sosyal  ağlar içinde kurduğumuz iletişimde,
Maalesef bonding bağlar olmamakta,
Sosyalleşmemizde mesafe ve boşluklar oluşabilmekte,
Dolayısıyla sosyal kapitalimiz görece olarak düşmektedir!
Bazı araştırmacılar aksini iddia etse de,
Bence sosyal ağların fazla kullanımı  yüzyüze iletişimi azaltmaktadır!

İşte BİZ,

NASIL

Hayatımızı
Bir senaryosu olan, uzun,
Birşeyler anlatma amacıyla emek harcanarak yapılan
Bizde kalıcı etkileri olan az sayıda filmden,

Kısa, aralarda boşluklar veren,
Bolca reklamasyona maruz kalarak izlediğimiz,
Çoğunda artık senaryosunun kafamızı karıştırdığı
Çok sayıdaki dizilere çevirmenin bir zenginlik OLDUĞU,

Bakkal amcaların yokedilip,
Işıltılı ve çekici süpermarketlere geçmenin bir ilerleme OLDUĞU,

Buruşuk, ama cebimizde olan parayı harcama yerine,
Düzgün, ama bize henüz kazanmadığımız parayı harcatan kredi kartlarının,
Kişi başına düşen milli gelirimizin artmasının bir göstergesi OLDUĞU,

Az katlı, ama çok komşulu mütevazi evlerden,
Gösterişli, göğü delen lüks dairelerle dolu sitelere geçmenin,
Bir statü ve rahatlık OLDUĞU,

Turlarla gezmenin, tatil köylerine tıkılmanın,
Nefes almak ve dinlenmek için tek  alternatif OLDUĞU,

Zamanın ve hayatın yavaş ve sindirerek değil,
Hızlı ve hazımsızca yaşamanınn makbul OLDUĞU

YANILGIsını yaşıyorsak,

Aynı şekilde feyste çok arkadaşımızın olmasının da,
Bilinçaltından,
Bizi sosyal olarak çok zenginleştirdiği YANILGIsını da yaşıyoruz.

O yüzden Sevgili Okurlar,
Feyste bir türk kahvesi resminin paylaşıldığını görmek,
Bana hemen bu yazdıklarımı düşündürtüyor.

Türk kahvesi fincanları genellikle ikili satılır,
Iyi yapılması için emek harcanır,
Karşılıklı sohbet edilirken höpürdetilirse,
40 yıl hatır kazanılır.

Yoksa, sadece bir feys paylaşımındaki resim olarak kalırsa,
Başlıktaki gibi eksik yazılır,
Ekranın kayma süresi olan 1 sn.’cik de hatırı kalır!

Sağlıklı, bonding’i bol sosyal-kapitaller dilerim!

 

 

 

 

"Sitemizde köşe yazarı olarak yazı yazan tüm yazarlarımız yazdıkları yazı ve görüşlerden tamamıyla kendileri sorumludur. Köşe yazarlarının yazılarından dolayı İnternethaber Yayıncılık AŞ. (elmaelma.com) hiçbir şekilde yasal sorumluluk kabul etmemektedir."
Yorumlar