Bırakalım çocuklar karar vermeyi öğrensin!

Küçük birtakım değişikliklerle çocuklardaki karar mekanizmasını ve sorumluluk duygusunu güçlendirebiliriz. İşte yaşanmış bir örnek.

Zeynep Tatarer

Ebeveynler olarak çocuklarımız büyüdüğünde kendi ayakları üzerinde durabilen, toplumda söz sahibi ve kendi kararlarını alabilen bireyler olsun isteriz. Ancak bunun temelinin erken çocukluk döneminde atıldığını gözden kaçırıyor olabiliriz. Tüm iyi niyetimizle yanlış kararlar almalarının önüne geçmek için birçok müdahalede bulunuruz. Bu şekilde hayatı deneyimleyerek öğrenme fırsatını ellerinden almış olmak birlikte kendimize bağımlı hale getiririz. Bu şartlar altında çocuğun büyüdükten sonra da atacağı adımlarda, alacağı kararlarda çevresinden sürekli bir onay alma isteği oluşması kaçınılmazdır.

Peki bu durumun önüne geçmek için neler yapılabilir?

Küçük birtakım değişikliklerle çocuklardaki karar mekanizmasını ve sorumluluk duygusunu güçlendirebiliriz. 11 yaşındaki erkek çocuğuyla iletişim sorunu yaşayan bir danışanım üzerinden somut bir örnek verelim. Özetle mahallesinde oyun oynamaktan çokça keyif alan çocuk geç saatte eve geldiğinde anne endişeleniyor. Bu sebeple bir dizi yasaklar ve ardından yaşanan çatışmalar anne ve çocuk arasındaki iletişimi olumsuz yönde etkiliyor. Konuyla alakalı çocuğunda söz hakkının olduğu makul bir antlaşma yapılması önerildi. Ardından gün içerisinde her iki tarafında kabul ettiği bir saat aralığı dışarıda oynamak için uygun görüldü ve sorun çözüldü. Burada sorunun çözülmesinin sebebi çocuğun da sürece dahil edilmesidir. Bu yöntem benzer çatışmalar için de kullanılabilir. Çocuğu karşı tarafa alıp güç savaşına girmek yerine yanında olup ona da söz hakkı verildiğinde konuyla ilgili sorumluluk duygusu hissetmesi daha kolay olacaktır.

Eğer aranızda yaptığınız herhangi bir konu hakkındaki antlaşmaya yine de sadık kalmazsa bazı sınırlamalar getirmek faydalı olacaktır. Sevdiği, keyif aldığı şeylerden bir süre uzak kalmasını sağlama bu sınırlamalardan biridir. Ancak bu aşamada da bunu bir ceza gibi yansıtmamak çok önemlidir. Antlaşmaya uymama kararıyla birlikte böyle bir sonuçla karşılaştığının altını çizmek gerekir. Yani bu evrede de kendi verdiği kararın bu tabloya neden olduğunu anlaması büyük önem taşır. Böylelikle hem siz sürekli kural koyan, kurallarına uyulmadığında da cezalar veren kötü polis rolünden sıyrılmış olacaksınız hem de çocuğunuz kararlar almayı ve aldığı kararların sorumluluğunu taşımayı öğrenmiş olacak.

Zeynep Tatarer’i sosyal medyadan da takip edebilirsiniz.

instagram.com/psikologzeyneptatarer

"Sitemizde köşe yazarı olarak yazı yazan tüm yazarlarımız yazdıkları yazı ve görüşlerden tamamıyla kendileri sorumludur. Köşe yazarlarının yazılarından dolayı İnternethaber Yayıncılık AŞ. (elmaelma.com) hiçbir şekilde yasal sorumluluk kabul etmemektedir."
Yorumlar