Mutlu bir ilişkinin sırrı nedir planlarınız birbirinizle uyumlu olsun!

Sağlıklı bir ilişkiye sahip olmak ve onu sürdürmek günümüzde giderek zorlaştı. İlişkinizde mutluluğu korumak için bazı şeyleri alışkanlık haline getirmeniz gerekiyor. Her çift yaşadığı ilişkinin mükemmel olmasını ister. Peki tartışmaların ilişkinizi yıpratmaması için ne yapmalı? Mutlu bir ilişkinin sırlarını içeriğimizde sıraladık...

Prensipleriniz olsun

Araştırmalar, mutlu çiftlerin ilişkide bazı prensiplere sahip olduğunu bize gösteriyor. İlişkisinde çok mutlu olan çiftlerin yeni evli ya da birbirlerine yeni aşık olmuş olsalar bile birbirlerinden gelecek incitici ya da rencide edici en ufak bir davranışı sergilemedikleri görülüyor. İlişkinin başından itibaren kötü davranışlara karşı düşük toleranslı olmak, uzun vadede mutlu bir ilişkinin sırrı!

Birbirinize uyumlu planlar yapın

İlişkilere dair yapılan araştırmalar kadınların planlarını eşlerinin programlarına göre değiştirmekte daha esnek ve rahat olduğu, erkeklerinse bunu yapmakta zorlandıklarını gösteriyor. İlişkide tarafların ne kadar esnek olabildiği evliliğin başarısını büyük ölçüde etkiliyor.

Tartışırken yumuşak bir ses tonu kullanın

Çiftler arasında çıkan tartışmaların ilk nedeni genellikle çiftlerin çatışma yaşadıkları konuda tartışırken yüksek sesle konuşmaları. Eleştirileri daha yumuşak bir ses tonu ile ve karşı tarafı suçlamadan yapmak tartışmaların kavgaya dönüşmesine engel oluyor.

1’e 5 kuralı

Mutlu bir ilişkide çiftler birbirleri ile tartışırken negatif bir cümle sarf ettikten sonra birbirleri ile ilgili en az beş tane olumlu cümle kuruyorlar.

Sözcüklerinizi seçerken dikkatli olun

Araştırmalar; eşler birbirleri ile tartışırken aklına gelen her şeyi söylemekten kaçınanların istikrarlı olarak en mutlu olanlar olduğunu gösteriyor.

Yardım almak gerektiğinde çekinmeyin

Problemli ilişkileri olan çiftler, profesyonel yardım almak için en az altı yıl bekliyorlar. (Problemli evliliklerin yarısı ilk yedi yılda sonlanıyor). Bu da bize çiftlerin uzun zaman mutsuz yaşadıklarını ve yardım almakta çoğunlukla geç kaldıklarını gösteriyor.